Latince ismi “Pimpinella anisum” olan Anason, maydanozgiller familyasındandır. Anavatanı Doğu Akdeniz’dir. Mısır, Yunanistan, Girit ve Asya’nın bazı bölgelerine özgü bir bitkidir. Türkiye’de Ege, Marmara ve Güney Anadolu’da yetişmektedir. Bu tek yıllık otsu bitkinin gövdesi dik, silindir biçiminde, içi boş ve tüylüdür. Çiçekleri beyaz renkli, şemsiye şeklinde kümeler halindedir. Meyveleri ise küçük, armut şeklinde, yeşilimsi sarı renkte, üzeri tüylü yapıdadır. Geçmişi 4000 yıl öncesine kadar dayanan anasonun kullanımı ilk olarak Eski Mısır’da başlamıştır. Anason meyvesinin içerdiği esans keşfedilir keşfedilmez parfüm imalatının vazgeçilmezi olmuştur. O ayırt edici, kalıcı ve güzel kokusuyla herhangi bir bitkiden daha fazlasıdır. Anason alkollü içeceklere, yemeklere, ete farklı tat vermek ve sabun yapımı ile parfümlere kalıcı, güzel koku vermek için asırlardır kullanılarak rüştünü ispat etmiştir.
Latince ismi ‘Helichrysum Arenarium’ olan Altın otu, altın sarısı renginden dolayı bu adı almıştır. Halk arasında değişik isimlerle de anılır: Altın çiçek, Ölmez Çiçek, Güneş Çiçeği, Arı Çiçeği… Anavatanı Avrupa’dır. Ülkemizde Doğu Anadolu’da yetişir. 17 farklı türü bulunur. Daha çok kayalık alanları seven Altın Otu çokyıllık otsu bir bitkidir. Göz alıcı güzellikte minik sarıçiçekler açar.
Latince ismi ‘Crataegus monogyna’ olan Alıç, ormanlık alanlarda, çalılıklarda ya da dereye bakan dik yamaçlarda yetişen dikenli bir ağaçtır. Gülgiller familyasından olmasına rağmen Alıç’ın minik, pembe beyaz renkteki çiçeği gül gibi değildir. Hem Avrupa’da hem de Anadolu’da oldukça yaygın bir bitkidir. Sadece Türkiye’de yetişen 20 türü vardır. Beyazdiken, Edran, Geviş, Ekşi Muşmula, Yemişen olarak da bilinir.
Latince adı “Rhamnus Cathartica” olan Akdiken adını bahar mevsiminde açtığı çiçeklerden ve dikenlerinden almıştır. Cehrigiller familyasındandır. 150 çeşit türü vardır. Anayurdu Güney Avrupa ve Anadolu’dur. Kuzey Anadolu bölgesinin dağlık yerlerinde yabanisi yetiştiği gibi park ve bahçelerde süs bitkisi olarak da yetiştirilmektedir. Ülkemizde yaygın olarak yetiştiği yerler Bolu ve Trabzon’dur.
Latince adı ‘Salvia Officinalis’ olan Adaçayı, ballıbabagiller familyasındandır. Anavatanı Akdeniz ve Ege’dir. Ülkemizde hemen hemen her bölgede doğal koşullarda yaygın olarak yetişir. Bazı yörelerde ‘Acı Elma Otu’ ve ‘Dişotu’ adlarıyla da bilinir. Griye çalan yeşil renkte yapraklarının aromalı kokusuyla ünlü, mor, mavi, pembe ya da eflatun renkli çiçekler açan çokyıllık çalı görünümlü bir bitkidir.
Çocukluğumuzda balkabağı oyma zamanı geldiğinde çekirdekler bir kenara atılır, bir sonraki seneye kadar unutulurdu. Artık daha fazla insan kabak çekirdeğinin besin değerlerini keşfediyor ve bu sağlıklı tohumları değerlendirmenin yollarını arıyor.
Osmanlı mutfağı, sadece lezzetli yemekleriyle değil, aynı zamanda sağlıkla iç içe geçmiş yapısıyla da dikkat çeker.
Günümüzde stres, yoğun tempo ve teknolojik etkenler nedeniyle uyku kalitesi giderek düşüyor.
Doğadan gelen şifalı içerikler yüzyıllardır sağlık ve bakım alanında kullanılmaktadır. Bu doğal mucizeler arasında en dikkat çekenlerden biri kekik yağı dır.
Saç dökülmesi, kadın erkek fark etmeksizin birçok kişinin karşılaştığı yaygın bir problemdir. Mevsim geçişleri, stres, hormonal değişimler, yanlış beslenme alışkanlıkları veya yetersiz saç bakımı gibi birçok etken saç dökülmesine neden olabilir.
Doğal ürünler arasında en çok tercih edilen bitkisel yağlardan biri olan lavanta yağı , hem güzellik hem de sağlık açısından sayısız faydaya sahiptir.
Saç dökülmesi hem kadınlarda hem de erkeklerde sık görülen sorunlardan biridir.
Osmanlı mutfağı yalnızca lezzetleriyle değil, aynı zamanda sağlığa verdiği önemle de dikkat çekerdi
Bağışıklık sistemi, vücudu hastalıklara karşı koruyan en önemli savunma mekanizmasıdır.
Üretim aşaması, hammaddelerin doğallığını korurken, onları en saf ve en etkili hallerine dönüştürdüğümüz bir laboratuvar titizliğiyle yürütülür.
Sindirim sistemi, sağlıklı bir vücudun temel yapı taşlarından biridir. Yediğimiz yiyeceklerden en iyi şekilde faydalanabilmemiz için sindirim organlarının düzenli çalışması gerekir
Baharatlar, yemeklere lezzet katmanın ötesinde sağlığa faydalarıyla da mutfakların vazgeçilmez bir parçasıdır.
Doğanın sunduğu şifa ve lezzet, yüzyıllardır insanlık için vazgeçilmez bir kaynak olmuştur. Bu kaynakların en etkili ve yoğun hali ise bitkisel yağlar ve aromalardır.
Geleneksel Türk mutfağının vazgeçilmez lezzetleri, doğallığı koruyan ve katkı maddesi içermeyen tarım ürünleriyle zenginleşir.
Yaz aylarında güneşin tadını çıkarırken birçok kişi bronz, ışıltılı ve sağlıklı bir cilt görünümüne kavuşmak ister. Ancak bunu yaparken cilt sağlığını da göz önünde bulundurmak gerekir.1
Arı sütü , doğanın sunduğu en kıymetli mucizelerden biri. Genç işçi arıların, kraliçe arıyı beslemek için ürettiği bu özel madde; vitamin, mineral, aminoasit ve protein açısından oldukça zengin.
1944 yılından bu yana aktarlık geleneğini sürdüren Arifoğlu, doğanın şifalı yönlerini modern üretim teknikleriyle birleştirerek güvenilir ürünler sunmaktadır.
Binlerce yıldır doğanın en saf armağanlarından biri olan bal ve arı ürünleri , hem geleneksel tıpta hem de mutfak kültürlerinde önemli bir yer edinmiştir.
Biberiye bitkisi aroması ve canlı yeşil yapraklarıyla doğadan gelen en özel hediyelerden biridir. Bu bitkinin özünden elde edilen biberiye yağı , yüzyıllardır saç, cilt ve genel sağlık alanlarında çeşitli amaçlarla kullanılmaktadır.
Andız pekmezi , andız ağacının (Juniperus drupacea) olgunlaşmış meyvelerinin geleneksel yöntemlerle kaynatılmasıyla elde edilen doğal bir besindir.
Doğal yağlar arasında yer alan nioli yağı , özellikle antiseptik ve bağışıklık sistemini destekleyici özellikleriyle bilinir.
Doğal ve şifalı bitkisel ürünler arasında yer alan kozalak şurubu , özellikle bağışıklık sistemini güçlendirmek ve solunum yolu rahatsızlıklarına karşı koruyucu bir etki sağlamak amacıyla tüketilen bir üründür.